*
insan ellisine varınca avuçlarına düşermiş yüreği
uzayan akşamlarda keşke tadında yutkunmalar
ufkun ötelerini merak etmekten vazgeçip
görmeden geçtiklerini şimdi keşfetmek gibi
**
şu ah sözcüğü ne yaman
göğüs kafesimize yetmezken gücü
sonsuzluğu yutacak denli büyütür dilimizi
***
içim-dışım gri tonlarında ebruli
uzak yoldan gelse o hattuşaş gülüşlü
eflatun damlamakta ağzında çiçekleri
ah desem dal kırılır
demesem şarap ekşir
geniş çarşaflara dökmeli bu iki rengi
dem uzasın
söz dinlensin
gece uykuyu beklesin
-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder